Göz Tümörü Nedir?
Göz Tümörü, kökünü gözün içinde yer alan yapılardan alır. Bunun yanı sıra göz kapağı, gözyaşı bezleri ve kornea gibi görün dışında bulunan yapılardan kök aldığında da göz tümörü sayılır. Kimi hastalarda akciğer, meme, kan ve lenfoma gibi kanserlerden dolayı da göz tümörüne sahip olur.
Farklı kanser türlerinden dolayı oluşan göz tümörü Metastatik göz tümörü olarak tanımlanır. Gözün için yapısında gelişim gösterenlere ise göz içi tümörleri adı verilir. Tıpta gözün dışında gelişen tümörlere hangi yapıya aitse o ad verilir. Mesela göz kapağındaki tümöre göz kapağı tümörü denir. Gözünüzde tümör olmasından şüpheleniyorsanız daha fazla geç olmadan doktora kontrol ettirmelisiniz.
Göz Tümörü Belirtileri Nelerdir?
Kendinizde göz tümörü olduğundan şüphelenmenize rağmen kontrole gitmezseniz risk alırsınız. Çünkü kontrol ve tedavi süreci geciktikçe iyileşmeniz de bir o kadar zorlaşacaktır. Doktorunuz size göz tümörü teşhisi koyduktan sonra birtakım kontroller yapar. Kontroller doğrultusunda tümöre uygun yöntemde tedavi yöntemleri geliştirir ve sorununuz çözülür.
Gözünde tümör olan hastalar genelde görme bozukluğu belirtisi yaşar. Bunun yanı sıra ışık çakması da belirtiler arasında kendini gösterir. Gözünüzdeki tümör görme merkezinin tam ortasında ya da yakınlarında bulunuyorsa görme bozukluğunu daha erken dönemlerde yaşarsınız. Görmede sorun yaşıyorsanız doktora gittiğinizde göz tümörü olup olmadığını öğrenebilirsiniz.
Göz Kapağı Tümörleri Tanısı Nasıl Konulur?
Hastalar göz kapağında tümör teşhisi konulduğunda panik hâlinde olur. Aslında göz kapağı tümörleri genelde iyi huylu özellik barındırır. Fakat koşullara ve sağlık durumuna bağlı olarak kötü huylu tümöre de rastlanır. Eğer gün içerisinde göz kapağınızda yara gördüyseniz ve nasıl oluştuğundan haberiniz yoksa doktora kontrol amaçlı sorular sorabilirsiniz.
Göz kapağınızdaki yara bir türlü iyileşmiyorsa ve göz tümörü teşhisi konulduysa cerrahi yöntemlere başvurulmalıdır. Doktor göz kapağındaki tümörün özelliklerine göre eksizyon ya da rekonstrüksiyon ameliyatları arasında seçim yapar. Eğer alanında uzman ve deneyimli doktorlarla anlaşırsanız ameliyat sorunsuz geçer. Operasyonun başarıyla sonuçlanmasının şartlarından biri de cerrahın uyarı ve tavsiyelerine uymanızdır.
Göz Kapağı Tümörleri Nelerdir?
Bilindiği üzere göz kapakları deri, kas, salgı bezi ve mukoza gibi yapılardan oluşur. Hem anatomi hem de görme yetisi açısından göz kapaklarının önemi aşikârdır. Gözün travmalardan korunması, göze ulaşan ışığın miktarının ayarlanması ve gözyaşının yayılması göz kapakları sayesinde gerçekleşir. Göz kapaklarının amacı gözlerin ıslanmasını, korunmasını ve gözün yüzeyinin temizlenmesidir.
Vücudumuzda bulunan en ince deri üst göz kapağının derisidir. Derinin altındaki doku ise esnektir ve yağ dokusu yoktur. Göz sağlığı için bu kadar önemli olan göz kapaklarında zaman zaman iyi ya da kötü huylu tümörler meydana gelebiliyor. Göz kapağında görülen bu tümörler vücudun herhangi bir deri tabakasında da görülebilir.
Göz Kanseri Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Herkes için aynı tedavi uygulandığı söylenemez. Çünkü göz kanserine yakalanan hastanın yaşı, sağlık durumu ve kanserin yayılmasına kadar birçok yönü diğerlerinden farklıdır. Bu sebeple doktor hastaya özgü özellikleri yok sayıp genelgeçer bir tedavi süreci planlanamaz. Her hastanın tedavi süreci hastalık durumuna uygun şekilde ilerler.
Hastanın durumuna bağlı olarak cerrahi operasyon, radyoterapi, lazer, kemoterapi, proton ve kriyoterapi gibi yöntemler göz kanserinin tedavisinde tercih edilir. Gözün içinde gelişen bir tümör mevcutsa ve henüz kanserin ilk evresindeyse lazer yöntemi uygun görülür. Doktorlar lazer tedavisi işe yaramadığında proton tedavisine başvurur. Proton tedavisi yeni geliştirilen bir tedavi yöntemidir.
Gözyaşı Sistemi Tümörleri
Düşünüldüğünün aksine gözyaşı sistemi tümörleri, boşaltım sistemi tümörlerine kıyasla daha fazla rastlanan hastalıklardır. Bu tümör çoğunlukla yetişkin bireylerde görülür. Her tümörde olduğu gibi gözyaşı sistemi tümörlerinde de tedavi süreci hastanın durumuna göre farklılık gösterir. Cerrahi operasyon, kemoterapi ve radyoterapi yöntemleri doktorların tercih ettiği tedavi çeşitleri arasında yer alır.
Gözyaşı bezinde tespit edilen tümörlerin lenfoid ve epitel olmak üzere iki farklı dokusu vardır. Birisi ağrı şeklinde kendini belli ederken diğeri biyopsi yöntemiyle tespit edilir. Epiteliyal dokusuna sahip tümörler cerrahi operasyonlarla çıkarılır. Eğer gözünüzde tümör olduğundan şüpheleniyorsanız doktor araştırması yapmanız önemlidir. Alanında uzman doktorlar sayesinde gözyaşı sistemi tümörünün başarıyla sonuçlanması zor değildir.
Göz İçi Tümörleri (Melanom)
İnsanların cildinde pigmentin ayarlandığı melanin yapısı bulunur. Melanom da bu hücrelerde gelişen kanser türünün adıdır. Tıpkı ciltte olduğu gibi gözlerde de melanin hücresi vardır. Oküler melanom olarak da bilinen göz melanomu, günümüzde rastlanan melanin kanserlerinden biridir. Genelde gözün görünmeyen kısmında melanom gelişir. Bu sebeple aynaya baktığınızda göremezsiniz.
Gözün görünmeyen kısmında geliştiği için tespit edilmesi de oldukça zordur. Erken belirtilere sebep olmadığı için de tanı koyulması zorlaşır. Fakat tedavisi olmayan bir hastalık değildir. Göz melanomunun boyutu büyükse yaygın olarak gözlemlenen görme bozukluklarına sebep olur. Göz melanomu belirtilere sebep olabileceği gibi kimi hastalarda belirtilere rastlanmadığı da olur.
Göz İçi Tümörleri (Retinoblastom)
Retinoblastom, göz melanomu kadar yaygın görülen bir kanser türü değildir. Retinanın içinde oluşur ve sadece çocuklarda görülen bir hastalıktır. Kimi çocuklarda kalıtsal meydana gelirken kimilerinde kalıtsal değildir. Kalıtsal durumlarda çocuğun genetik olarak retinoblastoma yatkın olması gerekir. Kalıtsal olmayan durumlarda ise çeşitli koşullara bağlı olarak çocukta kanser meydana gelir.
Hastalık her çocukta aynı şekilde gözlemlenmez. Bazı çocukların tek gözünde oluşurken bazılarının her ikisinde de gelişir. Fakat genel olarak tek gözde gelişen kanser yaygındır. Tek taraflı retinoblastoma aynı zamanda unilateral retinablastom da denir. İki tarafta gelişen hastalık ise çocuklarda sık gözlemlenen bir durum değildir. İki tarafta gözlemlenen hastalığa aynı zamanda bilateral retinoblastom adı verilir.
Kapiller Hemanjiom
Hemanjiomun karşılığı damar benidir. Halk arasında damar yumağı olarak da bilinir. Çok sayıda kan damarının bir araya toplanmasıyla hemanjiom meydana gelir. İyi huylu, yani kansere yol açmayan bir tümördür. Genelde vücudun her yerinde oluşan bir tümör şeklidir. Yüz ve boyun bölgelerinde sık sık rastlanır.
Bazı hastalarda doğuştan meydana gelse de doğduktan sonra ilk 6 ay içerisinde de gözlemlenebilir. Normal koşulda bu tümörler zaman geçtikçe kendi kendine kaybolur. Hemanjiomun bir kısmı 5 yaşında, bir kısmı da 9 yaşında geçer. Çilek lekesi tabirini duyduysanız kapiller hemanjiomun karşılığı olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Kavernöz Hemanjiom
Biraz önce bahsedilen kapiller hemanjiom genelde cildin yüzeyinde oluşur. Kavernöz hemanjiom ise cildin alt kısmında veya göz çevresinde oluşur. Eğer göz kapağınızda, gözünüzün yüzeyinde ve çevresinde hemanjiom varsa kapiller türdedir. Doğuştan oluşan hemanjiomlara fazla rastlanmaz, genelde doğumdan sonra ilk birkaç ay içerisinde oluşur. Kan damarlarında oluşan bu tümör iyi huyludur.
Bu tümörler vücudunuzun deri, kas ve iç organlarında bulunabilir. Fakat doktorlar genelde derinin yüzeyinde ya da alt bölgesinde hemanjioma rastlar. Hemanjiomun kansere sebep olduğu durumlar çok nadirdir. Doktorlar bu sebeple tedaviye pek ihtiyaç duymaz. Tümörün sebebi tam olarak bilinmez ama gebelik döneminde kullanılan ilaçlarla bir ilgisinin olmadığı konusunda şüphe yoktur.
Lenfanjiom
Doğuştan meydana gelen göz tümörü arasında lenfanjiom örnek gösterilebilir. Kirli kan taşımakla görevli damarlarla lenfotik damarlar bağlantı kuramadığında bu hastalık oluşur. Lenfanjiomu kapiller ve kistik olmak üzere iki şekilde incelemek mümkündür. Kistik lenfanjiom aynı zamanda kistik higroma olarak da bilinir. Lenfanjiomun bu türü çoğunlukla koltuk altı ve boyun bölgesinde görülür.
Her ne kadar düşük bir ihtimal olsa da kistik lenfanjiomun meme, karın ve göğüs çukuru gibi beklenmedik bölgelerde çıktığı görülür. Doktorlar cerrahi operasyonla tedavi etmeyi tercih eder. Fakat tıptaki imkânların gelişmesi sayesinde son zamanlarda enjekte yöntemi kullanılarak da tedavi edilmesi mümkün hâle gelmiştir. Alanında uzman doktorlarla görüşüldüğünde başarılı sonuç alınabilir.
Lenfoma
Lenfoma, halk arasında lenf kanseri olarak bilinir. Çeşitli koşullardan dolayı savunma mekanizmasında bulunan lenfositler kontrolsüz bir şekilde büyümeye başlar ve kansere sebep olur. Genelde lenf bezlerinde meydana gelen bir kanser türüdür. Bilindiği üzere vücudumuzun en önemli savunma mekanizmalarından biri lenf bezleridir. Lenf bezlerinin bu kadar önemli olmasının sebebi insan vücudunu çeşitli enfeksiyon ve hastalıklardan korumasıdır.
Vücutta enfeksiyonlar meydana geldikçe lenf bezlerinin boyutlarında büyüme gerçekleşir. Hastalık geçtiğinde ise lenf bezleri eski boyutlarına geri döner. Aslına bakılırsa bu durum her insanda meydana gelen normal bir olaydır. Bu olay gerçekleşirken lenfoma meydana gelirse lenfositler kontrolsüz bir şekilde büyüp çoğalıyor ve kansere sebep oluyor.
Menenjiom
Meninks adı verilen zarlar beyin ve omuriliği sarar. Menenjiom da bu zarlardan dolayı meydana gelen iyi huylu tümörlerdir. Tümörlerin yayılma olasılığı düşük olduğu için genelde endişeye yol açmaz. Tümörlerin boyutu 5 cm’ye kadar büyüme olasılığı vardır. Fakat menenjiom tümörlerinin büyümesi ve kansere yol açması nadir rastlanan bir durumdur.
Menenjiom beyin ve omurilik tümörlerinin bir kısmını oluşturur. Belirtiler uzun süreli devam eden şiddetli ağrılarla başlar. Kimi durumlarda göz tümörü oluştuğunda görme bozukluğu da yaşanır. Ayrıca felç ve hareket etmede zorluk gibi belirtiler hastaların başına gelen durumlardır. Doktorlar ilk etapta tümörü takip eder. Daha sonra cerrahi operasyon ve radyoterapi aracılığıyla tedavi gerçekleştirilir.
Optik Gliom
Beyin tümörleri arasında görünenlerden biri de optik gliomdur. Bilindiği üzere beyin tümörü olarak sayılabilecek çok fazla tümör mevcuttur. Tümör hangi hücrede yer alıyorsa ona uygun isimlendirilir. Optik gliomlar hızlı büyümeyen ve beyinde büyük dereceye sahip olmayan tümörlerdir. Sol ve sağ taraftaki optiklerin birleştiği optik kiazmada meydana gelir.
Optik glisom sık rastlanan bir tümör olmamakla beraber çocuklarda oluşur. Kimi durumlarda 20 yaş ve üzerinde de gözlemlenebilir. Optik gliom da göz tümörü sebebiyle görme bozukluklarına sebep olabilir. Çocuğunuzun mide bulantısı ve kusması oluyorsa doktor kontrolü sayesinde optik gliom riski olup olmadığını öğrenebilirsiniz. Nadir rastlanan belirtilerden de söz etmek mümkündür.
Rabdomiyosarkom
Eğer göz tümörü hakkında araştırma yapıyorsanız rabdomiyosarkom hastalığına rastlama ihtimaliniz yüksektir. Çünkü bu hastalık, çocuklarda en çok rastlanan tümördür. Rabdomiyosarkom tümörü genel olarak kas ve lifli bölgelerden görülür. Tümörün görülebileceği kısımlara örnek verilecek olursa baş, boyun, mesane, vajina, rahim ve testisler söylenebilir. Kimi durumlarda omurilik, beyin, karın ve göğüs gibi bölgelerde de rastlanır.
Nedeni tam olarak bilinmeyen tümörler arasında yer alır. Rabdomiyosarkom zaman zaman gözde şişkinlik, kabızlık, karın bölgesinde ağrı, idrarda kan ve burunda akıntı gibi belirtilere sebep olur. Doktor kontrolünde teşhis edilirse tümörün durumuna uygun tedavi yöntemi geliştirilir. Eğer göz tümörü rahatsızlığınız olduğunu düşünüyorsanız detaylı araştırma yaparak doktorlara başvurmalısınız.
Göz Tümörü Tedavisi Fiyatları 2022
Göz Tümörü Tedavisi Fiyatları 2022 hakkında bilgi almak için bizlere hemen ulaşabilirsiniz.